14 Aralık 2013 Cumartesi

Televizyon ve ben pek bir mutluyuz (mu acaba)

Bu gün size televizyon ve ben arasındaki ilişkiyi anlatayım.. 

sevgili televizyonum

Televizyon ve ben arasında dayatmacı bir ilişki var ..

O diyor ki, Esra Erol'la Evlilik neyine yetmiyor, ben diyorum ki 6 saat Çalıkuşu..

O diyor ki, dizinin en heyecanlı yerinde 15 dakika reklamı kakaladım sana, mecbur seyredeceksin, ben diyorum ki Tivibu'nun kaydından seyrederim ertesi gün, beni kandıramazsın!

O diyor ki, ille de Beren Saat, ben diyorum ki ille de Özgü Namal!

Böyle bir dayatmacı ilişki var aramızda, hangimiz galip geliyor tartışılır.

Televizyon mu beni kandırıyor, ben mi onu?

Onsuz olamadığım zamanlar var. Mesela ütü yapma saatlerim. Nefret ettiğim bu işi yaparken en saçma salak da olsa bir şey seyretmezsem ütü yapmam imkansız. Mesela normalde hayatta tahammül edemeyeceğim Yemekteyiz programı bile ütü saatlerimin en yakın tanığı oluyor. Yemekteyiz'in  kendine güven patlaması yaşayan tuhaf yarışmacıları soğanları kavururken ben mesela gömleğin yakasını ütülüyorum. Hep aynı esprileri yapan dış ses konuşurken ben de pantolona geçiyorum. Aslında seyrettiğim falan yok, kandırıyorum o anda televizyonu, o da yemek yarışması diye insanların saçma kavgalarını göstererek beni kandırıyor. Yani kim kimi kandırıyor belli değil!

Televizyon, ne onunla ne de onsuz!

Şöyle battaniyeye sarılıp televizyon karşısında uyumaktan kim hoşlanmaz. Ben bayılıyorum, yani onu uyku arkadaşı olarak kullanıyorum. O da aslında kendisini izlediğimi sanıyor. Aslında onunla ilişkimiz hep aldatmacaya dayanıyor. Ne onunla yapabiliyorum, ne de onsuz! Aramızdaki ilişki aşktan çok alışkanlığa dönüşmüş evliliklere benziyor. 

Mesela şimdi bloğa yazı yazıyorum, o da kendi kendine takılıyor. Aslında şu an onun sadece ışığından yararlanıyorum. Lambayı yakmak istemedim, ışığa da ihtiyacım var yazmak için, ne yapacağım tabii ki televizyonu açacağım. Mum ışığında yazacak halim yok ya..

Canım televizyonum sen ne kadar modernleşip gelişsen de, ne kadar incelip plazma olsan da için hala boş be güzelim.. 

Sarışın fıkrası gibisin diyeceğim şimdi ama sarışınlar bozulacak, yapay sarışınım diyeyim bari..

Güzel, bakılası, eğlenilesi ama içi boş bir güzellik.. İyi ki varsın..







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder