11 Ekim 2013 Cuma

Huzurlu ve uzun soluklu ilişkiler çok mu zor?

mutlu-iliski

Huzurlu ve uzun soluklu bir ilişki için…

Karşılıklı hoşlanma ile başlayan, belki bir iki yemeğe çıkmakla devam eden bir beraberliği, huzurlu ve uzun soluklu bir ilişkiye dönüştürmek her ne kadar biraz kaderle alakalı olsa da,  aslında bizlerin elinde diye düşünüyorum.

Sevgiyi karşılık beklemeden verebiliyor muyuz!

1. Ön yargılarımızdan kurtulmalıyız!

Belki geçmişte kötü deneyimleriniz oldu, belki birileri kalbinizi acımasızca kırdı. Böyle oldu diye "Bütün erkekler kötüdür, bütün erkekler aldatır, hepsi aynı.." gibi  ön yargılar oluşmuşsa beyninizde, hemen uzaklaşın bu düşüncelerinizden.. Yeni bir insanla tanışmışsınız işte, neden geçmişte başkalarının size yaşattığı hayal kırıklarının hesabını O ödesin ki? Zaten bu yeni insanı eski kötü ilişkilerinizle karşılaştırmaya devam ederseniz, uzun soluklu bir ilişki için pek de şansınız olmaz, üzgünüm..

2. Karşı tarafa yeterince saygı duyuyor muyuz?

iliskide-saygi
Daha ilk günden ilişkiyi vıcık vıcık hale getirmek belki size çocuksu bir heyacan veriyor olabilir ama bence saygının olmadığı bir ilişkide isterse aşktan gözleriniz kör olsun, yine de huzurlu ve uzun soluklu bir beraberlik yakalama şansınız pek yoktur.. Yani sınırları baştan çizmekte fayda var! 

3. En kötü zamanlarında destek oluyor muyuz ?

İlişki her zaman lay lay lom şeklinde geçmez elbet.. Sevgiliniz zor durumda olabilir, işsiz kalabilir, parasız kalabilir veya psikolojik sorunları da olabilir zaman zaman.. Böylesi durumlarda eğer yanında değilseniz ve örneğin arkadaşlarınızla sinemaya veya maça gitmeyi tercih ediyorsanız, zaten siz ilişki insanı değilsiniz! Sevdiği insana karşı özveride bulunamayan, ona destek olamayan biri, nasıl sürdürecek bu ilişkiyi yıllarca, siz en iyisi unutun bunu, takılmaya devam edin..

4. Birlikte bir şeyler yapıyor  muyuz ?


Mesela birlikte mutfağa girip yemek yaptınız mı hiç? Ya da birlikte saçma bile olsa bir filmi başından sonuna kadar izlediniz mi? Birlikte temizlik yaptınız mı? Ne bileyim işte birlikte oyun oynadınız mı? Birlikte yaptığınız şeylerin sayısı azsa, nasıl yıllarca beraber olabilirsiniz ki?

5. Yeterince güveniyor muyuz?

Eğer cep telefonu her çaldığında "kim aramış?" diye sorarsanız, Facebook şifresini vermedi diye kavga çıkarırsanız, iş arkadaşlarıyla gittikleri öğlen yemeğinde kimlerin olduğunu detay detay sorarsanız, hatta kıskançlığı ceplerini karıştırma boyutuna kadar abarttıysanız, yakında sizden bıkıp kaçarsa hiç şaşmamalısınız! Önce kendinize, sonra da O'na güvenmeniz lazım..

6. Yeterince sarılıyor muyuz, dokunuyor muyuz birbirimize?

dokunmak

İnsan sevdiğine sarılmalı, dokunmalı.. Öyle uzak uzak oturursanız, nedensiz yere ellerini tutmak gelmiyorsa içinizden, O'nun kokusunu hissetmeden de yaşayabiliyorsanız eğer, bu ilişkide bir yerlerde sorun var demektir.. Sevgi biraz da dokunmaktır çünkü..  Sadece yatakta sarılmakla ilişkide huzuru yakalayamazsınız.. İçinizden geldiği gibi dokunmalısınız birbirinize.. 

kusmeyin

7. Çok mu küs kalıyoruz?

Diyelim ki sizi kızdırdı, siz de küstünüz.. Bu küslüğü fazla uzatmayın! Unutmayın sizde de hata olabilir, yeniden düşünün, tartın.. Hatalıysanız özür dilemeyi bilin ve yatağa asla küs girmeyin!! Eskiler de hep bunu söylemezler mi? Yeni evlenen kızlarına anneleri "Aman kızım, yatağa küs girilmez!" demezler mi? Büyük sözü dinlemekte fayda var..

Aslında olayın özü tek bir noktada toplanıyor.. O da sevgi elbette.. Yürekten seven, sevgisini göstermekten çekinmeyen kişi zaten karşısındakini kırmaz da, zaten aldatmaz da, zaten kötü sözler söylemez de, zaten onu değiştirmeye çalışmaz da , zaten ona hep destek olur.. 

Bütün bunlar oluyorsa, neden o ilişki uzun soluklu olmasın ki!! 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder